31 Aralık 2011 Cumartesi

"ANNE BEN DE YAZDIM..." ABİ YAZICI'NIN GANA'SI

***

Kafanin Ustundeki Yuk / Kafamin Icindeki Yuk

Afrikali yerli insanlar zaman zaman bedenlerinin yarisi buyuklugundeki yuklerini kafalarinin tepesinde mukemmel bir denge ile tasirken yuzlerinde yorgunluktan ziyade bir sukunet okunuyor. Acaba bu sakinlik hali dogustan gelen bir ozellik mi, yoksa sonradan ogrenilmis mi?

Sahilde kaldigimiz otele geldigimizde el degmemis tropikal kumsalin buyuleyiciligi arasinda dikkatimi ceken terkedilmis kucuk binalar olmustu. Daha dogrusu yikik dokuk duvarlar veya firtinada ucmus catilar degildi dikkatimi ceken... Aralardan farkedilen, odaciklari bir zamanlar sinif yapan sevimli resimler ve renkli yazilar secmistim. Bu kucuk binalar yanyana siniflardan olusan terkedilmis bir ilkokuldu. Ayrica bir koridor yoktu bu okulda, butun siniflarin kapilari dogrudan hindistan cevizi agaclariyla dolu kumsala aciliyor ve onlerinde Atlantik okyanusu uzaniyordu....

Kendi cocuklugum aklima geldi, ne cok kural ve yasakla buyumustuk. Belli ki yakin zamanda bu okul da minik ogrencilerle doluydu. Acaba onlarin da yasaklari var miydi? Ornegin; "Tenefuste kumdan kale yapmak yasak" veya "oglen tatilinde denize girmek yasak"veya " hindistan cevizi agaclarina tirmanmak yasak"... Boyle yazinca bu "olasi" yasaklar hem komik, hem de absurd geliyor ama gercekten merak ettim boyle bir okula giden koy cocugunun ruh hali nasil sekillenir diye... Neticede cevrede bir iki kucuk balikci koyu disinda yerlesim olmadigina gore burasi bir koy okulu... Gelismis dunyanin standartlarindan bakinca inanilmaz guzellikteki kumsalda ders alan cocuklar da sansli cocuklar olmali. Acaba onlar kendilerini nasil goruyorlar? Ciplak gozle de kolayca ayirt edilen buyuk bir yokluk ve fakirlik icinde yasiyorlar. Ama onun disinda yuzlerinden bir sikinti veya stres okunmuyor, mutlu gorunuyorlar. Okuldaki dersliklerin birinin kapisina rengarenk kocaman harflerle "be happy" yazmislar. Okyanusa acilan sinifin kapisina "mutlu ol" yazdiklarina gore neye sahip olduklarinin farkinda olmalilar. Insanlarin kumsal boyunca kafalarinin uzerinde tasidiklari yuk onlari cok da yoruyor gibi gorunmuyor. Itiraf etmeliyim ki kafamin icine doldurdugum yukler bana bazen cok daha agir geliyorve dertsiz dertlerimin altinda eziliyorum!


***

Eli Satirli Gezen Afrika halkı
Burada insanlarin doga ile cok icice yasamasi, siradan Afrikalilarin kilic misali buyuk bicaklarini surekli yanlarinda tasimalari sonucunu dogurmus. Ozellikle koylerde 5-6 yasindan itibaren cocuklarin ellerinde bile gordugumuz bu kilicbicak anlasilan zamanla bir uzuv haline geliyor. Her an her yerde yanlarinda tasiyorlar ve portakal soymaktan agac kesmeye kadar her iste kullaniyorlar. Benim icin ise o koca kilicbicak, doner bicagindan irice goruntusuyle sadece siddeti cagristiriyor. Karsidan eli bicakli gelen birisini her gordugumde ister istemez bir tedirginlik duyuyor ve mesafeli kalmaya ozen gosteriyorum. Insanin icine yerlesmis bazi kucuk korkular ister istemez davranislarini etkiliyor. Oysa burada cok siradan, Avrupa'daki bir sehirde olsa polis hemen tutuklardi elinde satirla gezen kisiyi ve amacini sorgulardi. Afrikali icin ise ne kadar normal, o sadece hindistan cevizi kesecek!.. Herkesin normali kendine...





***
Kirli El /Temiz El
En az 40-50 metre genisligindeki sari beyaz tropikal kumsalin hemen bittigi yerde sira sira hindistan cevizi agaclari basliyor. Her an, her yerde hindistan cevizi bulmak mumkun bu memlekette...Yanlarindan ayirmadiklari kilic misali bicaklariyla seri hareketlerle once cevizin tepesinde kucuk sapka seklinde bir delik aciyor ve nazikce cevizi sana uzatiyor ki sen "temiz" ellerinle sapkayi kaldirip altindaki delikten meyvenin nefis suyunu icebilesin....

Icip bitince hindistan cevizini geri uzatiyorsun, o koca kilic/bicak maharetli ellerde yine cok seri hareketlerle cevizi uce boluyor, bu arada kabuktan kestigi bir parcayi kasik gibi kullanarak hindistan cevizinin kremamsi ic kismini siyirip sana uzatiyor. Butun bu surec boyunca satici butun islemi ozellikle sana donuk ve gozunun icine sokmak istercesine bir ozenle ellerini hic dokunmadan gerceklestiriyor ki sen aklinda temizlikle ilgili soru isareti olmadan "temiz" ellerinle yemenin keyfini cikart bu nefis tropikal meyveyi....




***
Mesaj Kaygılı Afrika

Gana'nin baskenti Akra'ya indigimde dahahavaalanindan itibaren her turlu tabelanin bir anlamda mesaj iletmek icinkullanilmasi ilgimi cekti. Ozellikle arabalarin arka camlari Incil'den yapilmis alintilarla dolu...

"God First" Oto Lasticisi

"Powerful Jesus" yazan kamyon
"My Lord is Able" bakkali
"God's Will Fashion Shop" kumasci
"God's Power Store" elektrikcisi




Sehirden cikip kirsal alanlara gelince de durum degismedi, hatta daha ilginc bir hal aldi. Her yerde mesaj kaygili arabalar, dukkanlar ve hatta koyler var!..

Cep telefonu operatorleri arasindaki rekabet ise her yere tasinmis ve renkli goruntuler olusturuyor. Vodafone tarafindan tamamen kirmiziya boyanmis bir koyun hemen yaninda MTN sarisi evleriyle diger koy beliriveriyor. Hatta henuz hizmet vermeye baslamamis, altyapi calismalarina devam etmekte olan GLO bile yaristan geri kalmamak icin bir suru koy evini ve dukkani fistik yesili renklere boyamis bile...

Abi Yazıcı'nın diğer yazıları için tıklayınız...

FOTOGRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ :)